Değerli Üyelerimiz; kurulduğu günden beri çalışma hayatında önemli ve emsal sayılabilecek birçok nitelikte kararlara imza atan, siz değerli üyelerimizin haklarının korunması ve daha iyi şartlara taşınması adına aktif olarak çalışan, Başhukuk Müşavirimiz Av. Levent ATABAY liderliğindeki Hukuk Müşavirliğimiz, çalışma hayatında büyük ses getirecek bir karara daha imza atmış olup bu alanda ilklerden sayılan bir başarıya imza atmıştır. Bilindiği üzere 2017 yılının aralık ayında çıkarılan 696 sayılı KHK ile kamu kurum ve kuruluşları, belediyeler ve il özel idarelerinde taşeron nezdinde çalışmakta olan işçilerin sürekli işçi kadrosuna geçirilmesi düzenlenmiştir. Düzenlemenin yapıldığı dönemde tüm basın ve yayın organlarında devletin resmi ağızları tarafından amasız, fakatsız, ayrımsız kadro düzenlemesi yapıldığı ifade edilmesine rağmen sürekli işçi kadrosuna geçerken hep birlikte gördük ki düzenlemede ama var, fakat var, şart var, ayrımcılık var… 696 sayılı KHK Kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilirken işçilere sulh sözleşmesi imzalamaları şart koşulmuştur. Sulh sözleşmesinin içeriğinde ise; işçilerin kadroya geçmeden önce alt işveren dönemindeki çalışmalarından kaynaklanan tüm haklarından feragat edilmesi düzenlenmiştir. Sürekli işçi kadrosuna geçiş döneminde sendikamız internet sitesi ve sosyal medya hesapları, hukuk müşavirliğimizin internet sitesi ve diğer tüm mecralar üzerinden sulh sözleşmesinin imzalanmaması, muvazaa davaları dışındaki davalardan feragat edilmemesini önemle duyurduğumuz halde kamu kurum ve kuruluşları işçilerimizden baskı yoluyla, kandırma yoluyla, özgür iradelerini yanıltarak sulh sözleşmesi ve feragatname almışlardır. Söz konusu bu durumu kabullenemeyen Sendikamız Genel Yönetim Kurulumuz ve Başhukuk Müşavirimiz Av. Levent ATABAY; Hukuk Muhakemeleri Kanununda düzenlenen “Şarta Bağlı Feragat Olmaması” kuralını geniş yorumlayarak 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçiş yapılan kişilere imzalatılan sulh sözleşmesinin geçersizliği için ilk derece mahkemeleri nezdinde pilot davalar açmıştır. Açılan bir pilot davada ilk derece mahkemesi üyemiz aleyhine karar vermiş olsa da Hukuk Müşavirliğimiz tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve Ankara BAM 9. Hukuk Dairesi “Öte yandan 696 sayılı Kanun gereğince sürekli işçi kadrosuna geçiş için başvuran işçinin" En son çalıştığı idare ile daha önce kamu kurum ve kuruluşlarında alt işveren işçisi olarak çalıştığı iş sözleşmelerinden dolayı bu madde ile tanınan haklar karşılığında herhangi bir hak ve alacak talebinde bulunmayacağını ve bu haklarından feragat ettiğine dair yazılı bir sulh sözleşmesi yapmayı kabul ettiğini yazılı olarak beyan etmesi" geçiş şartlarından biri olarak sayıldığından serbest iradeye dayalı olarak verilen bir feragat da söz konusu değildir. Burada KHK gereği verilmesi gereken bir beyan söz konusudur.” şeklinde karar verilmiştir. Kastamonu Üniversitesinde çalışmakta olan ve 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen üyelerimizin alt işveren döneminden başlayan ve kadroya geçişleriyle devam eden TİS alacaklarıyla ilgili olarak üniversite yönetiminin, işçilerin sürekli işçi kadrosuna geçtikten sonraki dönemi ödeyeceğini, önceki dönem için işçilerin sulh sözleşmesi imzaladıklarını ileri sürmeleri üzerinde harekete geçen sendikamız hukuk müşavirliği açmış olduğu davada sulh sözleşmesinin geçerli olmadığını, üniversitenin kadro öncesi TİS alacaklarından da sorumlu olduğunu belirtmiş ve Kastamonu İş Mahkemesince; işçilerden alınan feragatin geçerli olmadığına karar verilmiştir. Ömer ÇAĞIRICI başkanlığındaki Sendikamız ve Av. Levent ATABAY liderliğindeki Hukuk Müşavirliğimiz çalışma hayatına ilkleri yaşatmaya devam edecektir. Kamuoyuna saygılarımızla duyurulur. Güvenlik ve Savunma İşçileri Sendikası Genel Yönetim Kurulu
