ArkaPlan

KAMUOYUNA VE Üyelerimize Duyurulur

Değerli Üyelerimiz; 

Bildiğiniz üzere, sendikamız 2011 yılında tamamen gönüllülük esasına göre kurulmuş, hiçbir konfederasyona, federasyona üye olmadan, kimseden bir gelir elde etmeden, dost ve kardeş sendikaların çabası, güvenlik görevlisi birkaç arkadaşımızın özverisi ve çalışanlarımızın fedakarlıklarıyla bu noktalara ulaşmıştır. 

Sendikamız gerek kuruluş aşamasında gerekse kurulduktan sonra kendi öz gücüne güvenmiş, atama ile talimat ile kurulan diğer sendikalardan farklı olarak bizzat özel güvenlik görevlileri tarafından bu günlere getirilmiştir. 

Sendikamız; bu güven ve samimiyet nedeniyle çok kısa zamanda sektörün en büyük sendikası durumuna gelmiştir. 

İlklerin Sendikası olan Güvenlik-İş; özel sektörde ilk örgütlenme, ilk toplu iş sözleşmesini imzalama, asgari ücret komisyonuna ilk özel güvenlik görevlisini dahil etme, kamuda ilk sözleşmeyi imzalama Sendikamızın başarısıdır. Ayrıca toplu iş sözleşmelerinde İlk ücret zammını, ilk silah yardımını ve birçok idari ve sosyal hakların kazanılması da yine sendikamızın başarısıdır. 

Sendikamız gerçekleştirdiği bu başarılar ile sağlam adımlarla yürürken gerek ulusal düzeyde gerekse uluslararası düzeyde her zaman dost ve kardeş sendikalar ile dayanışmayı bir görev edinmiş, onlarla hareket etmeyi, onların sorunlarını kendi sorunları gibi kabullenmiştir. Bizi biz yapan en önemli özellik de bu olmuştur. 


Meyve veren ağaç taşlanır...

Sendikamız özelikle 2015 yılından sonra, zirveye hızla tırmandığı günlerde, karalamalar ve iftiralarla karşı karşıya kalmıştır. Kimi zaman farklı bir konfederasyona bağılı birden fazla sendika, kimi zaman bunların işareti ile Sendikamızın üzerine gelen şirketler, kimi zaman ise içeriden hançerlemeye çalışan işbirlikçilerle mücadele etmek zorunda kalmıştır.  Sendikamız her şeye rağmen bütün bu saldırıları bertaraf etmeyi başarmış ve hiçbir zaman birilerinden intikam alamaya çalışmamıştır. Sendikalarla girilen rekabetin faturasını işçilere asla ödetmemiştir. Hele hele özel güvenlik görevlilerinin hak ve özgürlüklerini kısıtlayıcı hareketler içinde hiç bir zaman olmamıştır.

Sendikamızın onurlu adı GÜVENLİK-İŞ asla itirazla anılmayacaktır. 

Bildiğiniz üzere; Sendika olarak aylarca emek verdiğimiz, mücadele ettiğimiz, Ankara Büyükşehir Belediyesine bağlı ANFA’da da başarıya ulaştık.  Ancak malum sendikalar çoğunluk tespitimize itiraz ederek TİS sürecini baltalamaya çalıştılar.  Özel sektörde örgütlendik, bazı işverenler 1980 darbesinin, arkasına sığınarak TİS sürecini baltalamaya çalıştılar. Hiçbir yerde örgütsüz güvenlik görevlisi kalmasın dedik, içimizde yetişmiş olan hainleri devreye soktular.  Bizler bu hamleyi yapanları, hiçbir ayrım gözetmeksizin özel güvenlik görevlilerine ihanet olarak tanımladık. Zira %86 ile çoğunluğu sağladığımız bir işyerine yapılan itiraz, sendikamıza yönelik gibi gözükse de özünde güvenlik görevlilerinin yaşamına, umutlarına, hayat mücadelesine yapılan bir saldırıdır.   

Hatırlarsanız; Ankara Büyükşehir Belediyesi bünyesinde farklı işkollarında çalışan ve Belediye İş, Demiryol-İş ve Güvenlik-İş Sendikaların özgür iradesiyle üye olan işçileri cezalandırmak adına HAK-İŞ’e Bağlı sendikalar yetki tespitlerine itiraz etmişlerdi. Bizler bunu, sendikal rekabetin bir sonucu olarak değil, işçi sınıfına yönelik doğrudan bir ihanet olarak tanımlamıştık.  O günden bugüne duruşumuzda bir değişiklik olmamıştır.  Hangi amaçla yapılırsa yapılsın özel güvenlik görevlilerini haklarını engellemeye yönelik her hamle bizim için ihanetin en büyüğüdür. 

Ne yazık ki; bugün de DİSK’e bağlı Güvenlik-Sen işçilere düşmanca bir tavır sergileyerek, çoğunluk tespitimize itiraz etmiştir. Bildiğiniz üzere; Güvenlik-Sen ilk önce Sendikamızın bin bir türlü çaba ile örgütlü olduğu işyerine saldırmış, TİS kapsamında olan VAKIFBANK çalışanlarını sendikamızdan koparmaya çalışmış, üyelerimizi sendikadan istifa ettirerek, kendi sendikalarına üye kaydetmeye başlamıştır. Her türlü gayri ahlaki dezenformasyona rağmen, VAKIFBANK özel güvenlik görevlileri Sendikamız tercih etmiş, ve Toplu İş Sözleşmesi imzalamak için yasanın aradığı çoğunluğun sendikamızda olduğu Çalışma Bakanlığınca da tescillenmiştir. İşte tam da bu noktada Güvenlik-Sen olumlu yetki tespitine itiraz etmiştir. 

Söz konusu bu itiraz sonucu değiştirmeyecektir. Zira üyelikler ve üyelikten çekilmeler e-devlet üzerinden dijital ortamda gerçekleşmektedir. Her üyelik işçinin özgür iradesi ile gerçekleşmiştir. Ancak bu itiraz VAKIFBANK bünyesinde çalışan özel güvenlik görevlilerinin haklarının belki bir yıllık belki de daha fazla süre haklarının gasp edilmesine neden olacaktır.  

Nitekim Vakıfbank çalışanları bu süreci iyi bilirler. PYS Güvenlik AŞ tarafından yetki tespitine yapılan itiraz, sendikamız lehine sonuçlanmış ancak, yargılama esnasında geçen süre Yüksek Hakem Kurulu tarafından TİS’e dahil edilmemiştir.  İçinde bulunduğumuz bu ağır ekonomik koşullarda 1 TL bile çok kıymetliyken, Güvenlik-Sen bilerek ve isteyerek işçilerin binlerce TL kaybına neden olacaktır. 

Güvenlik-Sen tam da örgütlenmeyi engellemek isteyen özel sektör işverenler gibi yasakçı yasaların arakasına gizlenerek işçilerin mağdur edilmesine zemin hazırlamıştır. Bunun adı VAKIFBANK çalışanlara ihanet değildir de nedir?  Dava süreci ile neyi değiştirecekler? Bağımsız yargı lehimize karar verdiğinde, işçilerin mahkeme sürecini bir yıllık veya iki yıllık kayıplarını kim telafi edecektir?  

Gelinen noktada, bu hamle işçi sınıfına yönelik somut bir saldırıdır. Görülüyor ki, kendi çıkarlarına aykırı olduğunda sendikaların önündeki sıfatlar sadece içi boş kavramlar olarak kalabiliyor. Özgüven-Sen ile Güvenlik-Sen birbirlerinden çok farklı gözükseler de aslında nitelik itibariyle aralarında hiçbir fark olmadığı ortaya çıkmıştır.     

Vakıfbank gibi zor bir işyerinde özel güvenlik görevlilerinin sendikalaşırken ne zorluklar çektiğini, yaşayanlar çok iyi bilir. Bu uğurda bazı arkadaşlarımızın işinden oldu. Bazı arkadaşlarımızı geçim sıkıntısından işinden ayrılarak başka işlere yöneldi. Buna rağmen bu örgütlenmeyi hep birlikte inşa ettik ve başardık. 

Bu işyerinin her karesinde, her bölümünde, her bankomatında, hepimizin alın teri var. Emeği var. Türkiye’de yüz binlerce örgütsüz özel güvenlik görevlisi bulunmaktadır. Bizler herkesi görevine ve kuruluş amaçlarına uygun davranmaya davet ediyoruz. 

Tüm üyelerimiz emin olsun ki; bu saldırılar bizleri yıldırmaz, geriletmez. Ancak Vakıfbank işçileri de bu yapılanı da unutmaz.  Dileğimiz ve temennimiz yarın çok geç olmadan, düşmanca saldırılardan vazgeçilmesi, yetki tespitine yapılan itirazların geri çekilmesidir.

Sendikamız sürecin takipçisidir. Yapılması gereken her şey yeri ve zamanı geldiğinde yapılacaktır.  


Kamuoyuna ve Üyelerimize duyurulur.      


Saygılarımızla...



       


    


Sosyal Medya

Copyright © 2025 | Güvenlik ve Savunma İşçileri Sendikası | Tüm hakları saklıdır. | Design By Cogen® Yazılım, Ankara Web Tasarım