<p>Bugün 1 Mayıs… </p><p>Alın teri dökenlerin, canını dişine takarak evine ekmek götürenlerin, insanca yaşam ve çalışma şartlarını sağlama mücadelesini verenlerin bayramı... </p><p>Bugün; havalimanlarında, okullarda, AVM’lerde, bankalarda, hastanelerde kısacası hayatımızın tüm yaşam alanlarında hayatları kazanan, geleceğe güvenle bakılmasında katkısı olan, üreten, işçilerin, emekçilerin bayramı…</p><p>Her zaman görevinin, işinin başında olan emekçi kardeşlerimiz için bilinmelidir ki; 1 Mayıs yalnızca işçinin ve emekçinin değil, tüm dünyanın bayramıdır. Çünkü işçiler sadece kendileri için değil, bizler için alın teri dökmekte; bizlerin sağlığı, güvenliği, aşı, bir lokması için çalışmaktadır. Kendilerine olduğu kadar bizleri de dolaylı yoldan etkileyen ve hakkını vererek gerçekleştirdikleri mesainin karşılığını dahi alamayan işçi kardeşlerimiz için 1 Mayıs sesini duyurma günüdür.</p><p>1 Mayıs sadece bir kutlama değil, işçinin haklı mücadelesini dile getirdiği gündür. Taşeron işçiliğin son bulması, ayrımsız kadro talepleri, güvenceli ve sendikalı bir istihdamın, işsizliğin, düşük ücretler için seslerinin duyurulduğu gündür. 1 Mayıs, “İnsan onuruna yakışır bir iş” için meydanlarda toplanıp, çağdaş ve eşit çalışma ortamı taleplerinin dile getirildiği gündür.</p><p>Unutmayalım ki İşçiler tek kaldıklarında değil, birlik olduklarında güçlüdür.</p><p>Seneye hep birlikte binlerce emekçi kardeşlerimizle ve özel güvenlik işçilerimizle tekrar alanlarda 1 Mayıs’ı en coşkulu bir şekilde kutlayacağız.</p><p>Bu yıl TÜRK-İŞ Genel Başkanı Sayın Ergün ATALAY, değerli Yönetim Kurulu Üyeleri ve Sendikamız Güvenlik-İş olarak 1 Mayıs günü Taksim meydanında olacağız.</p><p>Dünya'nın en büyük Sendikal hareketlerinden birisi olan TÜRK-İŞ Konfederasyonumuzun öncülüğünde, GÜVENLİK-İŞ Sendikası olarak bu sene de;</p><p>-Taşeron işçiliğe hayır diyoruz,</p><p>-iş cinayetlerinin olmadığı,</p><p>-İş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin arttırıldığı,</p><p>-Sendikal örgütlenme önündeki engellerin kaldırıldığı,</p><p>-Eşit işe eşit ücret adaletinin sağlandığı,</p><p>-Toplu İş sözleşmelerinde YHK’nın 6+6 çerçevesinin son bulduğu,</p><p>-Kamuda sen kadrolusun, sen değilsin ayrımının son verildiği,</p><p>-Gelir dağılımından bütün çalışanların eşit ve hakça faydalanacağı,</p><p>-Özel Güvenlik İş Kanunun biran evvel yasalaştığı,</p><p>- 696 KHK ile Kadroya Geçemeyen KİT’lerde çalışan işçilerin kadro sorunlarının çözüldüğü,</p><p>Barış, huzur ve güven içerisinde bir ülke diliyoruz.</p><p>En kutsal kazanç alın teri ile kazanılan helal kazançtır. 1 Mayıs’ta bu helal kazanç üzerine kurulmuş en önemli gündür. Güvenlik-İş Sendikası olarak, tüm emekçilerin, teşkilatımızın ve özel güvenlik görevlilerinin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Gününü kutluyoruz.</p><p>Yaşasın 1 Mayıs…</p><p>Yaşasın emek ve dayanışma günümüz…</p><div><br></div>
Detaylı Bilgi<p>Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Milletvekili Sayın Yüksel Mansur KILINÇ, Sendikamızın Genel Merkezinde Genel Başkanımız Ömer ÇAĞIRICI'yı ziyaret etti.</p><p><br></p><p>Genel Merkezimize yapılan ziyarette Güvenlik-İş Sendikası Genel Başkan Yardımcılarımız Ahmet DURCUK ve Galip Bektaş GÜVENÇ ile Ankara Bölge Başkanı Ekrem İNCESU hazır bulundu.</p><p><br></p><p>Özel güvenlik görevlilerine yönelik yapılan her projeye olumlu yaklaşım içerisinde olacağını ve destekleyeceğini söyleyen Sayın Yüksel Mansur KILINÇ, Meclise verilen meslektaşlarımızın özlük hakları ile ilgili kanun teklifimiz hakkında tekrar bilgilendirme yapılarak kendisinin ve Partisinin desteklerinin beklendiği ifade edildi. Ayrıca özel güvenlik görevlilerinin çalışma koşulları ve Sendikamızın faaliyetleri konusunda geniş istişarede bulunuldu.</p><p><br></p><p>Sayın BÜLBÜL, sendikamızı çalışmalarından dolayı kutlayarak başarılarının devamını diledi.</p><p><br></p><p>Kendisinin de Hukukçu olması ve özel güvenlik görevlilerini iyi tanıması, konulara hakimiyeti bizleri meslektaşlarımız adına sevindirdi..</p><p><br></p><p>Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili - Sakarya Milletvekili Muhammed Levent BÜLBÜL’e, Sendikamız Güvenlik-İş'e gerçekleştirdiği nazik ziyaretlerinden dolayı teşekkür ederiz.</p><p><br></p><p>#Özel Güvenlik Her Yerde Görmezden Gelme..</p>
Detaylı Bilgi<p>Kadir Gecesi, İslam'ın en şerefli, en faziletli ve en ihtişamlı gecelerinden olup bu gece Kur'an meşalesinin dünyayı aydınlatmaya başladığı mübarek bir gecedir.</p><div>Bu mübarek gecenin getirdiği esenliğin tüm Müslümanları kuşatması ve yeryüzünde barışa, kardeşliğe vesile olmasını, bu gecenin kalplere, gönüllere ışık saçarak vicdanları aydınlatmasını diliyoruz.</div><div><br></div><div>Bu duygu ve düşüncelerle, İslam aleminin, aziz milletimizin, teşkilatımızın, üyelerimizin ve meslektaşlarımızın Kadir Gecesini tebrik ediyor ve bu gecede yapılan duaların, İslam aleminin birlik ve beraberliğine, insanlığın barış, huzur ve saadetine vesile olmasını Cenab-ı Allah'tan niyaz ediyoruz.<br></div><p><br><b><i>Güvenlik-İş Sendikası Genel Yönetim Kurulu</i></b></p><div><br></div>
Detaylı Bilgi<p><b>Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu 1 Mayıs 2022 Bildirisi</b><br><br></p><p>Tüm işkollarında, hayat devam etsin diye canını dişine takanlar…</p><p>Gecenin körü, sabahın şafağı; kışın ayazı, yazın sarı sıcağı demeden alın teri dökenler…</p><p>Çeliğe, cama, taşa, toprağa, çimentoya şekil verenler; uzakları yakın edenler, hastaları sağlıklarına kavuşturanlar…</p><p>Tezgâh başında, büroda, laboratuvarda, madende, tarlada, muayenehanede çalışan emekçiler…</p><p>Dünyadaki zenginliği üretenler…</p><p>Ama bu ürettiklerinden hakça pay alamayanlar…</p><p>Üstüne üstlük güvencesiz, kuralsız, sendikasız çalışmaya mahkûm edilenler…</p><p>Bugün sizin gününüz…</p><p>Bugün yaşamını emeğiyle sürdürenlerin hak arama ve mücadele günü…</p><p>Bugün 1 Mayıs!</p><p>***</p><p>Son elli yılda, bütün dünyada emekçilerin yaşama şartları her sene bir öncekine göre daha da kötüleşti.</p><p>Dünya 1973 Petrol Krizinden bu yana ilk defa bu yıl, uluslararası düzeyde yaşanan üretim ve talep kriziyle karşı karşıya kaldı…</p><p>Gıdadan otomotive, yarı iletken teknolojilerinden ham madde tedarikine kadar birçok alanda yaşanan üretim ve tüketim krizi genel bir durgunluğa neden oldu…</p><p>Yani, 2021’de başlayıp 2022’nin ilk yarısında yoğunlaşarak devam eden bu dönem, önceden yaşanan bütün meseleleri adeta gölgede bıraktı…</p><p>Dünyada geçerli ekonomik sistem daha fazla krize yol açtı, daha da tartışılır oldu…</p><p>Resmi olarak neredeyse iki buçuk yılı geride bırakan Covid-19 Salgınının zor şartları ekonomik durgunluk ile birleşti, emekçilerin hayatı adeta kâbusa döndü…</p><p>Hem ulusal hem de uluslararası alanda yaşanan bu gelişmeler, başta dar gelirliler olmak üzere, hayatını emeğiyle sürdüren herkesi olumsuz etkiledi. </p><p>***</p><p>Peki, neydi uluslararası düzeydeki bu gelişmeler?</p><p>Salgın’ın kitlesel etkilerinin yavaş yavaş azalma eğilimi gösterdiği iddia edilen bu dönemde, emekçilerin yaşama ve çalışma şartlarını iyileştirecek ümit verici gelişmeler yaşanmadı…</p><p>Tam tersine, Şubat ayının sonunda başlayan Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik askeri operasyonu mevcut sorunları daha arttırdı. </p><p>Rusya’ya yönelik kapsamlı ambargoların dünya ekonomisi üzerinde neden olduğu olumsuz etkiler özellikle petrol/akaryakıt fiyatlarında belirgin biçimde ortaya çıktı. Fiyat artışları tedarik maliyetlerini artırdığından, yeni bir zam dalgası yaşandı. Mal ve hizmet bedellerinde yüzde kırkın üzerindeki bir artış sadece geçtiğimiz Mart ayında gerçekleşti... </p><p>Bu da emekçilerin yaşama şartlarındaki kötüleşmeyi daha da artırdı. </p><p>Bu gelişmeler yeni bir değerlendirme yapılmasını, farklı bir bakış açısını zorunlu kıldı. Üretim yapısı tartışılır oldu. Orta ve uzun vadede doğa dostu, yenilenebilir enerji kaynaklarıyla üretim sistemlerine geçmenin önemi daha iyi kavrandı. Bu yaklaşım, hem ekonomik işleyiş hem de uluslararası barış açısından yeni politikaları beraberinde getirdi. </p><p>Uluslararası siyasette ve ekonomide tek merkezli yapının ne derece eşitsiz, hakkaniyetsiz ve de emekçilerin yaşamlarını olumsuz etkileyen ilişkilere neden olduğu daha görünür hale geldi. </p><p>***</p><p>Ya ulusal düzeydeki gelişmeler nasıl bir seyir izledi?</p><p>Ekonomik ve sosyal alandaki mevcut sorunlarımız uluslararası alandaki gelişmelerin etkisiyle daha da arttı. Üretimde ithal yarı mamulü yoğun olarak kullanılmaktadır. Türk Lirasının yabancı para birimleri karşısında yaşadığı değer kaybı üretim maliyetine olumsuz yansıdı. Alınan tedbirlerle genel ekonomik teamüllerden farklı politika uygulama girişimleri devreye sokuldu. Ama beklenen olumlu gelişmeler henüz ortaya çıkmadı. </p><p>Hem üretici hem de tüketici fiyat endeksleri ciddi oranlarda arttı… Dar ve sabit gelirli milyonlarca emekçinin satın alma gücü, ücretlerdeki artışlara ve iyileştirmelere rağmen geriledi. Asgari ücretin vergi dışı bırakılması fiyat artışının gölgesinde kaldı. </p><p>Ekmekten şekere, etten süte, meyve ve sebzeye kadar tüm temel gıda ürünlerine yüzde yüzü aşan zamlar sonucunda emekçilerin geçim şartları da daha da ağırlaştı. </p><p>Zam dalgası sadece gıda ürünleriyle sınırlı kalmadı…</p><p>Akaryakıttan doğal gaza, elektrikten suya; ulaşıma yani tüm temel hizmetlere gelen zamlar durmak bilmedi…</p><p>Zamlar günden güne; kimi zaman saatten saate geldi. Dün bir olan bugün bir buçuk oldu, sabah iki olan akşama üçe çıktı…</p><p>Bazı zincir marketlerin de fiyat artışlarına olumsuz yönde katkısı oldu…</p><p>Resmi verilerle yıllık yüzde 61’i aşan enflasyon karşısında; işçinin, emeklinin, çiftçinin, esnafın yani toplumun üreten kesimlerinin eline geçen gelirin büyük bölümü temel harcamalarına bile yetmez oldu. </p><p>Yani emekçiler sadece ve sadece hayata tutunmaya çalıştı… </p><p>Adeta bir zam sağanağı altında kalan ücretli çalışanların çok sınırlı bir bölümü sendikaları sayesinde ayakta kaldı. Koruyucu şemsiyeleri olan sendikal örgütlülük çatısı altında kendilerini kısmen koruyabildi…</p><p>Sendikal koruma kapsamında olmayanların örgütlenme mücadelesi ise bu dönemde hız kazandı.</p><p>Bu gelişmeler, kamunun istihdamın sağlayıcısı ve düzenleyicisi olarak önemini bir kez daha gözler önüne serdi…</p><p>Bu dönemde, kayıt dışı istihdamın ve ucuz emeğe dayalı göçmen işçiliğin yakıcı etkileri daha görünür oldu. Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu (ITUC), 2022’de en fazla korunması gerekenlerin, Covid-19 Salgınından ve dünyadaki ekonomik sorunlardan en kötü şekilde etkilenen kadınlar, gençler, çocuklar ve göçmenler olduğunu vurguladı…</p><p>Ortaya çıkan enflasyon ve zam sağanağından daha fazla korunabilenler çoğunlukla sendikalı işçiler oldu. Çalışma ve yaşama şartları örnek alındı. Ancak güvencesiz, örgütsüz/sendikasız işçiler bu kriz ortamından sert biçimde etkilendi. </p><p>Bu gelişmeler sendikaların önemini, verdiği örgütlenme mücadelesinin ne derece yerinde olduğunu da gözler önüne serdi…</p><p>Hem kamuda hem özel sektörde, Türk-İş ile üye sendikaları örgütlü ve güvenceli bir gelecek için mücadeleyi bu olumsuz şartlara rağmen daha da ileriye taşıdı. </p><p>Sendikal örgütlenmenin önemi iyi günde değil kötü günde daha belirgin hale geldi…</p><p>Sendikal örgütlenmenin güvence, sendikal örgütlenmenin fırtınalı günde emekçinin sığınacağı liman olduğu bir kez daha anlaşıldı…</p><p>Sendikal örgütlenme olmadan, hak arama mücadelelerinin başarılı olamayacağı görüldü…</p><p>***</p><p>Dünyanın büyük bir bölümünde emekçiler, 1 Mayıs’ı daha da ağırlaşan sorunlarla mücadele ederek karşılamaktadır. </p><p>Yurdumuzda da durum çok farklı değildir. </p><p>Bir yandan işsizlik korkusu diğer yandan geçim sıkıntısı yaşayarak emekçiler 1 Mayıs’ı karşıladı.</p><p>Yurdumuzun en büyük ve en köklü işçi örgütü Türk-İş, başta üyeleri olmak üzere tüm emekçilerin hak ve çıkarlarını koruyup geliştirmek amacıyla 70 yıldan bu yana mücadele vermeye devam etmektedir. </p><p>Emeğin dünyasının mevcut temel sorunları ve bunlara yönelik çözüm önerileri Türk-İş tarafından aşağıdaki tespitlerle ortaya konulmaktadır: </p><p>•<span style=\"white-space:pre\"> </span>Reel ücretlerin ve satın alma gücünün korunması ve artırılması sağlanmalıdır. Bunun için öncelikle enflasyon artışına yol açan olumsuz şartlar ortadan kaldırılmalı, koruyucu ve kapsayıcı ekonomik ve sosyal politikalar benimsenmelidir.</p><p>•<span style=\"white-space:pre\"> </span>Yabancı para birimleri karşısındaki TL’nin değer kaybının engellenmesi hem üretim hem de tüketim açısından zorunludur.</p><p>•<span style=\"white-space:pre\"> </span>Türkiye çokuluslu şirketlerin “ucuz emek deposu” değildir. </p><p>•<span style=\"white-space:pre\"> </span>Katma değeri yüksek mal ve hizmet üretimi, bir diğer ifadeyle “üretim üssü” haline gelmek nitelikli işgücünü, kapsamlı eğitim ve istihdam politikasını gerektirir. Böyle bir hedefi gerçekleştirmek için yapısal düzenlemeler yapılmalıdır. </p><p>•<span style=\"white-space:pre\"> </span>Nominal ücret artışları nedeniyle işçi çıkarma eğiliminde olan, karından zarar etmemek için emekçileri kapı önüne koyma eğilimi sergileyen işverenlere karşı, bir yandan mücadele yoğunlaştırılmalı, diğer yandan bu eğilime karşı yaptırımı öngören mevzuat düzenlemeleri yapılmalıdır.</p><p>•<span style=\"white-space:pre\"> </span>Salgınla beraber artan elektronik ticaret faaliyetlerinde çalışan emekçilerin çalışma koşulları son derece güvencesizdir.</p><p>•<span style=\"white-space:pre\"> </span>Depo işçisinden arabalı veya motosikletli kuryelere kadar (e-ticarette çalışan) neredeyse herkes en güvencesiz koşullarla baş başadır. </p><p>•<span style=\"white-space:pre\"> </span>Güvencesizliğin panzehri sendikal örgütlenmedir.</p><p>•<span style=\"white-space:pre\"> </span>Sendikal örgütlenme emekçinin güvencesizliğine karşı can simididir.</p><p>•<span style=\"white-space:pre\"> </span>Kayıt dışı, kuralsız çalışan motorlu kuryelerden, merdiven altı imalathanelerde üretim yapan tekstil işçilerine kadar, farklı işkollarındaki tüm güvencesiz işçiler, sendikal örgütlülüğün koruyucu şemsiyesi altına alınmalıdır.</p><p>•<span style=\"white-space:pre\"> </span>Sendikal örgütlenmenin işçilerin özgür iradeleriyle, herhangi bir işveren baskısı veya bürokratik baskı olmadan sağlanabilmesi gerekir.</p><p>•<span style=\"white-space:pre\"> </span>Türk-İş sendika seçme özgürlüğünü baskı altına alan işveren ve bürokratlara karşı önceden olduğu gibi önümüzdeki dönemde de meşru her türlü mücadeleyi sürdürecektir.</p><p>•<span style=\"white-space:pre\"> </span>Geçici işçilerin daimi kadro talebi karşılanmalıdır. Geçici işçilerin yılda 360 gün çalıştırılmaları ile çoğu işyerinde alt işveren uygulamasıyla hizmet alımı ihalesine gidilmesine de ihtiyaç kalmayacaktır. Yıllardır başarılı olarak çalışan, bilgi, beceri ve deneyimleri ile işyerine faydalı bu işçilerin kadroya alınması ve 12 ay (yıl boyu kesintisiz) çalışmaları sağlanmalıdır. </p><p>•<span style=\"white-space:pre\"> </span>Kamuda taşeron çalıştırma sonlandırılmalıdır. Bu kapsamda KİT’lerde çalışan işçiler; bazı özel bütçeli kuruluşlarda çalışan işçiler; ihale şartnamesinde personel sayısı belirtildiği halde, işçilik maliyetinin yaklaşık maliyetin yüzde 70’in altında kalan ihale usulüyle çalıştırılan taşeron işçileri (kiralık araç şoförleri, yemekhane çalışanları, diş protez çalışanları…); çağrı merkezi hizmetlerine ilişkin ihalelerde çalışanlar; danışmanlık ihaleleri kapsamında çalışanlar; mal alım ihaleleri kapsamında çalışanlar; yapım işi (anahtar teslim iş) ihaleleri kapsamında çalışanlar; hastane bilgi yönetim sistemi hizmeti ihalesi kapsamında çalışanlar; yıllardır bekledikleri kamuda daimi işçi kadrosuna alınmalıdır. </p><p>•<span style=\"white-space:pre\"> </span>Kamuda kadroya alınan işçilere tayin hakkı verilmeli, zorunlu emekliliğe sevk edilmemelidir. </p><p>•<span style=\"white-space:pre\"> </span>Türk-İş alt işveren uygulamasının, başta kamu işyerleri olmak üzere tüm çalışma yaşamından çıkarılması için verdiği mücadeleyi önümüzdeki dönem daha da yoğunlaştıracaktır.</p><p>•<span style=\"white-space:pre\"> </span>Korona Virüs salgınından çıkışa yönelik güçlü göstergeler bulunmasına karşın hala risk devam etmektedir. Bu nedenle maske mesafe ve temizlik kurallarına özellikle iş yerlerinde en üst düzeyde uyulmaya devam edilmesi halk sağlığının korunması bakımından önem taşımaya devam etmektedir. </p><p>•<span style=\"white-space:pre\"> </span>Artan uluslararası gerginliğin en fazla kaybedeni yine ücretliler/emekçiler/çalışanlar olmamalıdır. </p><p>•<span style=\"white-space:pre\"> </span>Küresel, bölgesel, yerel çatışmalardan en fazla etkilenen aileleriyle birlikte emekçilerdir. Savaşlarda ve terör eylemlerinde en fazla bedeli ödeyenler, işçiler, kadınlar ve çocuklardır.</p><p>•<span style=\"white-space:pre\"> </span>Sendikaların temel mücadelesi ekmek, barış ve özgürlük içindir. </p><p>•<span style=\"white-space:pre\"> </span>İşyerlerinde ayrımcılığın hiçbir türüne, kadına şiddete, mobbing ve tacize müsaade edilememelidir.</p><p>•<span style=\"white-space:pre\"> </span>Sendikaların yaşanan çatışmaları doğru bir şekilde değerlendirip ona göre tavır almaları, dünyadaki tüm emekçilerin yararına olacaktır. </p><p>•<span style=\"white-space:pre\"> </span>Türk-İş 70 yıllık geçmişinden aldığı güçle işçilerin, mağdurun ve mazlumun yanında olma sorumluluğunu yerine getirmeye devam edecektir. </p><p><br></p><p><b>Türkiye’de Türk-İş Var!</b></p><p><b>Yaşasın 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü!</b><br></p><div><br></div>
Detaylı Bilgi<p>23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk bayramı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün yarının geleceği ve bekası olan çocuklara armağan ettiği en ulvi bayramlardan biridir.<br></p>
Detaylı Bilgi<p>Güvenlik-İş Sendikası Genel Başkanımız Ömer ÇAĞIRICI 21 Nisan Perşembe günü Özel Güvenlik TV'nin canlı yayın programına katıldı.</p><p><br></p><p>Genel Başkanımız Ömer ÇAĞIRICI, Özel Güvenlik TV'de Hande AHISKALI'nın moderatörlüğünde Güvenliğin Sesi Programına katılarak özel güvenlik görevlilerinin sorun ve talepleri, çalışma hayatı ve özel güvenlik sektöründe ki son gelişmeler ve Sendikamızın çalışmaları hakkında açıklamalarda bulundu.</p>
Detaylı Bilgi<p>Tokat Havalimanında çalışan Mustafa ÇATIKARA, Erkan GÜLEN, Hasan AKGÜL ve Emre ÇABUK özel güvenlik görevlisi üyelerimizin sabah saatlerinde görev noktalarına giderken trafik kazası yaptığı bilgisini üzülerek öğrenmiş bulunmaktayız. Üyemizin sağlık durumunun iyi olup, tedavilerinin devam ettiği bilgisini alarak sağlık durumlarının iyi olması bizlerin en büyük sevinci olmuştur.</p><p><br></p><p>Sevgili üyelerimize ve değerli yakınlarına yaşadıkları bu sarsıcı olay nedeniyle geçmiş olsun dileklerimizi sunuyor, yaralanan meslektaşlarımıza acil şifalar diliyoruz.</p><p><br></p><p>Güvenlik-İş Sendikası Genel Yönetim Kurulu</p>
Detaylı Bilgi<p>Sendikamız üyesi PTT PAL çalışanlarımıza Toplu İş Sözleşmesinde yer alan PTT PAL ve Akbank arasında yapılan promosyon anlaşması gereği mevcutta alınan promosyon ücretlerine %345 oranında zam yapılmasına karar verildi. Anlaşma gereği 3 yıllık sözleşme karşılığı olarak 6 Bin TL ödeme PTT Pal üyelerimizin tarafına yapılacaktır.</p><p>Böylelikle;<br></p><p>1.<span style=\"white-space: pre;\"> </span>YIL 2 BİN TL;</p><p>2.<span style=\"white-space: pre;\"> </span>YIL 2 BİN TL;</p><p>3.<span style=\"white-space: pre;\"> </span>YIL 2 BİN TL’DİR.</p><p>İlk ödeme mayıs ayı sonuna kadar hesaplarınıza geçecektir.</p><p><br>Ayrıca;<br>Sözleşme başlangıç ayından sonra işe giren arkadaşlar için uygulama yıllık sözleşme bitimine kadar olan süre olarak hesaplanacaktır. buna göre temmuz ayında yeni işe başlayan bir personel 1. yıl için 10 aylık yani 1.660 TL promosyondan yararlanacaktır.<br></p><p><br></p><p>PTT PAL'de çalışan üyelerimize hayırlı olmasını temenni ederiz.</p><p><br></p>
Detaylı Bilgi<p>Güvenlik-İş Sendikası Genel Başkan Yardımcımız Fevzi KARATAŞ Trakya Bölgesinde bir dizi ziyaret gerçekleştirdi.<br><br>Genel Başkan Yardımcımız Fevzi KARATAŞ Trakya bölgesinde ilk ziyaretini örgütlü olduğumuz DHMİ'ye bağlı Çanakkale Havalimanına gerçekleştirdi.<br><br></p><p>Çanakkale Havalimanı Müdürü Sayın Turan AYANLAR'ı makamında ziyaret eden Genel Başkan Yardımcımız Fevzi KARATAŞ, kurumunda çalışan üyelerimiz özel güvenlik görevlileri hakkında Sayın AYANLAR ile karşılıklı istişarede bulundular. Ziyarette Edirne Bölge Başkanımız Mehmet Gazi AKGÜL ve Güvenlik Şefi Mehmet AKTÜRK eşlik etti.</p><div><br></div><p>Ayrıca Çanakkale Havalimanında çalışan üyelerimiz özel güvenlik görevlileri ile bir araya gelen Sendikamız, meslektaşlarımızın istek ve talepleri üzerine istişare gerçekleştirdiler.<br></p><p><br></p><p>Sendikamızın bir sonraki ziyareti, Çanakkale ÇAN TKİ işletme Müdürü Sayın Fatih SARICA, Müdür Yardımcısı Sayın İlhan TÜRKEN ve Güvenlik Amiri Sayın Ekrem YILMAZ ziyaret etmek oldu. Görüşmeye Edirne Bölge Başkanımız Mehmet Gazi AKGÜL, Temsilcilerimiz Seçkin Yılmaz ve Hüseyin Aldemir eşlik etti.</p><p>Türkiye Kömür İşletmeleri'nde çalışan üyelerimiz özel güvenlik görevlilerinin talepleri üzerine istişare gerçekleştirildi. Üyelerimizi görev noktalarında ziyaret edildi.</p><p><br></p><p>Sendikamızın Trakya'da ki son ziyareti Tekirdağ Çorlu Atatürk Havalimanında çalışan üyelerimiz özel güvenlik görevlilerine gerçekleşti.</p><p><br></p><p>Genel Başkan Yardımcımız Fevzi KARATAŞ ziyaretler sonrası yaptığı açıklamada, ''Çanakkale Havalimanı Müdürü Sayın Turan AYANLAR'a ve Güvenlik Şefi Mehmet AKTÜRK'e, Çanakkale ÇAN TKİ işletme Müdürü Sayın Fatih SARICA, Müdür Yardımcısı Sayın İlhan TÜRKEN ve Güvenlik Amiri Sayın Ekrem YILMAZ'a, Temsilcilerimiz Seçkin Yılmaz ve Hüseyin Aldemir'e ve üyelerimiz özel güvenlik görevlilerine bizlere göstermiş oldukları ilgi ve duyarlılıklarından dolayı Sendikamız ve Şahsım adına teşekkür ederim\" dedi.<br></p><div><br></div><div><br></div>
Detaylı Bilgi<p><b>Güvenlik-İş Sendikamız ile Magnet Hastanesi</b> arasında kurumsal anlaşma imzalanmıştır.</p><p><br></p><p>Yapılan anlaşma ile birlikte, Ankara'da geçerli olmak üzere Magnet Hastanesinden üyelerimiz sağlık hizmetlerinden daha uygun ücretlerle ve daha iyi sağlık hizmeti alabilecekler.</p><p><br></p><p><b>Üyelerimize hayırlı olsun.</b></p><p><br></p><p> <u>Aşağıdaki ekte Güvenlik-İş Sendikası üyeleri bu kurumsal anlaşmaya istinaden uygulanacak fiyatlandırmalar bulunmaktadır. </u></p>
Detaylı BilgiMutlukent Mah. 1964. Sok. No : 23 Çankaya/ANKARA
+90 [312] 417 27 23 +90 [850] 441 03 45 | +90 [312] 433 32 90 | info@guvenlikis.org.tr
Hafta İçi : 09:00 - 17:30